“Saltbae” hareketiyle dünyaca üne kavuşan Nusret Gökçe’nin, sosyal medya üzerinden paylaştığı giyim tarzı kısa süre içerisinde yüz binlerce beğeni aldı.
Sosyete Kasabı Nusret’in Sosyal Medya Paylaşımı Kısa Süre İçerisinde Yüz Binlerce Beğeni Aldı
“Saltbae” hareketiyle dünyaca üne kavuşan Nusret Gökçe’nin, sosyal medya üzerinden paylaştığı giyim tarzı kısa süre içerisinde yüz binlerce beğeni aldı.
Sosyete kasabı Nusret Gökçe paylaşımlarıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. En son doğduğu köye külliye yaptırmasıyla gündeme gelen Nusret Gökçe yakın içerisinde açılışını yaptığı Nusr-Et Steakhouse New York, restorunundan paylaştığı fotoğrafıyla yüz binlerce beğeni aldı.
TAKİPÇİLERİ TARAFINDAN TAKLİT EDİLİYOR
“Saltbae” hareketiyle dünyaca üne kavuşan ve takipçileri tarafından taklit edilen Gökçe’nin giyim tarzı da takipçileri tarafından çok beğeniliyor.
İşte Nusret’in sosyal medyadan paylaştığı fotoğraf:
NUSRET GÖKÇE KİMDİR?
Dünya onu o meşhur dirsekten tuz dökme hareketi ile tanıdı, sosyal medyanın gündemi haline getirecek kadar çok sevdi ve ona “salt bae” lakabını verip bir fenomen haline getirdi. Biz ise Nusr-Et restoran zincirinin arkasındaki adam Nusret Gökçe’yi tüm bunlardan çok önce tanıyorduk. Erzurum doğumlu etlere fısıldayan adam biz kendimizi bildik bileli Türk et dünyasının bir parçası. En lezzetli, en özgün ve en aranan etleri hazırlayabilmek ve tabiri caizse etin “hakkını verebilmek” için Nusret, başta Amerika, Japonya ve Arjantin olmak üzere pek çok ülkeyi ziyaret ederek kasaplığın ve etin farklı kültürlerde nasıl yapıldığını birebir gözlemledi. Bu birikimi kişisel vizyonu ve doğuştan gelen yeteneği ile harmanlayan Nusret, şimdilerde 600’e yakın elemanı ile birlikte Türkiye’nin en ünlü steakhouse zincirini işletiyor. Kendi deyimiyle “elinde satırla doğan” ve hayatının her adımında kendi kendini yetiştiren Nusret, üstün kabiliyeti ve yadsınamaz karizması ile hem gerçek bir fenomen, hem de ülkemiz için bir gurur kaynağı haline geldi desek yanılmış olmayız.
Kabul edelim ki hepimiz Nusret Gökçe’nin hikayesini merak ediyoruz. Nusret Gökçe’nin başarı hikayesi gerçekten de fazlasıyla etkileyici ve ilham verici. 1983 yılında Erzurum’da maden işçisi bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen ve maddi sıkıntılardan dolayı okulu bırakmak zorunda kalan Nusret, genç yaşta iş hayatına atıldı ve kasap olarak çalışmaya başladı. Kendisi için her daim bir tutku olan kasap işine mesleğinin ilk yıllarında, Bostancı Kasaplar Çarşısı’nda başladı ve uzun bir süre çalışarak işin mutfağını adeta yalayıp yuttu diyebiliriz. Kasap çarşısındaki yoğun iş temposu ve müşteri sirkülasyonu nedeni ile Nusret’in etleri hızlı ve çevik bir biçimde kesmesi ve satışa hazır hale getirmesi gerekiyordu; dolayısıyla burada çalıştığı süre boyunca çıraklığın faydasını çokça gördü. Nusret’in ilk kurumsal iş tecrübesi ise 2007 yılında İstinyePark’ta açılan Günaydın Restoran’da çalışmasıyla meydana geldi. Burada restoranda çalışmanın inceliklerini ve püf noktalarını öğrenen Nusret, sonraki yıllar içerisinde maddi sıkıntılarına aldırmaksızın adeta yatırım amaçlı yaptığı yurtdışı seyahatlerini gerçekleştirerek kasaplığı farklı kültürler altında gözlemledi ve öğrendi. Döndüğünde işine kaldığı yerden devam eden Nusret’in kafasının bir köşesindeki kendi işini kurma hayali hiçbir zaman sönmedi. 2010 yılında tekrar Amerika’ya giden ve dünyanın kalbinin attığı New York’ta birkaç farklı restoranda çalışan Nusret, Türkiye’ye döndüğünde artık hayalini gerçekleştirmeye çok yakındı. İşin mutfağında yetişmesi, uluslararası gözlem tecrübesi ve doğuştan gelen elindeki satırıyla Nusr-Et Steakhouse’u ortağı Mithat Erdem ile Etiler’de açan Nusret Gökçe, tahmin ettiğinden de kısa bir sürede nam yaparak Türk gastronomi dünyasının en popüler isimlerinden biri haline geldi.